Ana içeriğe atla

İyi Bir Yazı

Kalemi elinize alıp, kağıda nasıl şekiller çizeceğinizi önce aklınızda kurgularsınız. Satır başlarını, virgülleri, noktalamaları değil önce yazacaklarınız da olmasını istediğiniz duyguları belirlersiniz.  Sonra bir bir kaleminizden kağıdınıza aktarırsınız duygularınızı, düşüncelerinizi. Su gibidir düşünceleriniz ve duygularınız, dağınık ve savruk, mutlaka bir kaba girmeli ve şekil kazanmalı, korunmalıdır.Önemlidir bir biçime girmesi yazdıklarınızın. İmla kullanılmalıdır sonra size bu korumayı ve biçimi vermesi için. Şimdi bir kabın içerisinde güzel bir biçim almıştır düşünülenler, fakat yeterli midir? Bir düzen içerisinde hissedilen duygu ve düşüncelerin kağıda aktarılması yeterli midir? Değildir elbette, nasıl mümkün olsun ki? İnsan karşındakini etkilemek ister, biçimlendirdiği düşünce ve duygularının okuyucusunu etkilemesini,sarmasını ve vurmasını ister. Kendinde şekillenen düşüncelerin başkasında ne gibi tepkiler oluşturduğunu hissetmek, görmek ister. Dahası bir biçimde duygularını yaşattığını bilmek ister insan. Hangi denize döküleceğini bilmediği bir nehir yaratır da  yarattığı nehrin debisinde neler gizli okuyucuların keşfetmesini bekler. Nehrin denize dökülme noktasında sahip olduğu enginliğe, yazar da okuyucusuna yazılarını aktarabildiği zaman ulaşır. Peki sadece yazmak demek mi yazar olmak? Gerekmez mi yazarken de yazılanların yaşamasını sağlamak?Bir beyaz kağıda biçimce işlenen duyguları, düşünceleri nakşetmek ve de okuyucuyla karşılaştığında yazılanların, bir şaşkınlık yaratması, afallatması ve uyarması mıdır vücuttaki her bir zerreyi yaşıyor denilebilmesi için yazılanların. İyi bir yazı yaşıyor olmalıdır. Atan bir kalp gibi duygu, düşünce ve his pompalamalıdır okuyucusuna. 

Yorumlar

  1. The 10 most popular casino games for Android - TrickToAction
    Casino games that can 토토 사이트 추천 be played for free on any device — you can also play 토토 배너 with your cell phone and tablets 7m스코어 벳무브 as a companion. There are 영국 스포츠 토토 비 코리아 놀 검소 lots of 사설토토 직원 샤오미 different

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Uzak Zaman

Vicdan denilen kelimenin ne olduğunu öğrenmek için önce gözyaşlarının değerini bilmelisiniz. Zaman her şeyin çaresidir derler. Zamanla gözyaşları da azalır vicdan da soğur. Soğuyan vicdanlarımızı öldürmeyelim isterim oysa. Zaman duyguları, sevinçleri, benlikleri hafızalardan bir bir siliyorken farkında olmadan kendi vicdanımızı bir köşede soğutup kurak, yitik ölü bir toprağa çevirmeyelim. Ben istemezdim mesela ömrümün ilerleyen zamanlarında sol yanımda yaptıklarım için bir ağırlık hissetmeden uyanmayı, geriye dair iyi yada kötü de olsa vicdanımda hislerin kalmadığını hissetmek istemezdim. Ben istemezdim mesela akşamları başımı yastığa koyduğumda düşüncelere boğulup uykularım kaçsa da hesap verememeyi kendime istemezdim. Düşünüyorum şimdi zaman gerçekten her şeyin çaresi mi acaba? Dertlerin, elemlerin, tasaların tüm bunların çaresi zaman mı? Peki ya bunlarla birlikte her geçen gün biraz daha yitirdiğimiz masum duygularımız, düşüncelerimiz, değişen kişiliklerimiz ve tüm bunların yanında

Merhaba Ben

Şimdi size kendimi anlatacağım, yanlışlarım,doğrularım,eksikliklerimle ve fazlalıklarımla kendimi anlatacağım. Bugüne kadar herkes kadar kötü olmadım ben kendimce daha fazlası oldum ama kimseye yapmadım kötülüklerimi kendim dışımda.Ailemle,arkadaşlarımla,çevremle anlamsız tartışmalar yaşadım düşüncesini beğenmediklerimle birdaha eskisi gibi olamadım aynı kanıda olduklarımla ise insan sayısı giderek azalan bir çemberin etrafında dizelenmeye başladım.Neden mi kötüyüm ben?Anlatayım kötüyüm çünkü dinlemek yerine konuşmayı anlatmayı hep önemsedim.Neden mi kötüyüm? Yapıcı olmak affetmek birdahaki sefere daha iyi olur demek yerine kırıcı oldum kesinkes kararlar alıp yanlış olan ne varsa düzeltmeden silmeye çalıştım ama hep bir tarafımdan iyi şeyler silindi farketmedim.Neden mi kötüyüm? Cahilim çünkü belkide kötülüğümün en büyük sebebi bu güvene,yardıma,adalete,mutluluğa cahilim ben.Sahi, siz hiç cahil olmadınız mı? Doğrularım var mıydı peki? Sanmıyorum yada ne bileyim zamanında bana doğru

Ne Kadar Tanıyoruz?

Buraya yazmayı epey aksattım bu aralar ama zaman geçtikçe yazdıklarımın, çevremin ve arkadaşlarımında değiştiğini farkediyorum gerçi hangimiz zamanla değişmiyor? Mesela zamanla zıtlıkları daha çok sevdiğimizi eksik yanlarımızın arkadaşlarımızda, dostlarımızda, sevgilimizde var olma ihtimalini arıyor olduğumuzu farkettim. Küçük olaylarda büyük ayrıntılar arayan varlıklar bile olabiliriz her birimiz.Örneğin kendimde iki parça var benim; biri çok uçarı,maceraperest ve gezgin diğeri ise sakin bir köşede yaşamak isteyen kendi halinde üşengeç biri.Böyle garip bir durumun içinde insanın dışa vurumu da haliyle farklı olmaya başlıyor.Zamanla içindeki farklılıklar daha belirgin olarak hayatına yansıyor.Sahi size de oluyor mu?... Nedendir bilmem ama yollara çıkıp saatlerce yürümek yoldan geçen birine 'size eşlik edebilir miyim demek' o kadar çekici geliyor ki ansızın.Ya da eline bir kitap alıp saatlerce onu okumak ve onun içinde bir kahraman olacak kadar dış dünyayla iletişimi kesme